Türkiye'ye Yönelik Tehditlerin Açıklamaları ve Amaçları: Türkiye, jeopolitik açıdan önemli bir konumda bulunduğundan tarihten günümüze çeşitli tehditlerle karşılaşmaktadır. Ülkemizi parçalamaya ve yönetmeye yönelik emelleri olanlar kültür, dil, din, yurt, tarih ve ülkü birliğimizi zayıflatmaya, bu yolla milletin birlik ve bütünlüğünü bozmaya çalışmaktadırlar. Geçmişten günümüze Türkiye'ye yönelik tehditler dört temel başlık altında toplanabilir. Bunlar:
- Misyonerlik faaliyetleri
- Bölücü örgüt faaliyetleri
- İrticai faaliyetler
- Ermeni Meselesi’dir.
Misyonerlik: Bir dini özellikle, Hıristiyanlık inancını yayma faaliyetlerine misyonerlik denir. Misyonerler, başka inançlara sahip olan insanları kendi dinine geçirmek, milli ve kültürel değerleri yok ederek ülke bütünlüğünü bozmak için çalışmalar yapmaktadırlar. Misyonerler hedeflerine ulaşabilmek için halkın arasına katılıp, özellikle gençleri etkileyebilmek için sevgi, barış, kardeşlik, özgürlük, mutluluk gibi evrensel kavramları kullanırlar.
Bölücü örgüt faaliyetleri: Bir bütün olan toplumun unsurlarının ayrı ırk, ayrı din ve ayn mezhepten olduklarını iddia ederek toplumu bölmeye yönelik faaliyetlere bölücülük denir.
> Bölücü örgütler anarşi ve terör faaliyetlerini körükleyerek, kargaşa ortamı çıkararak ülkenin parçalanmasını sağlamaya çalışırlar.
Kısa Bilgi Notu:
Anarşi; mevcut devlet düzenine karşı gelme, kanun ve kurallara uymama durumudur. Anarşi bir amaç değil, devletleri yıkmak, milletleri parçalamak için bir araçtır.
Terörizm; her türlü siyasal eyleme karşı bilinçli ve kanlı şiddet göstergesidir. Terörizm insandaki ahlaki değerleri yok eder. Bu özelliği ile sadece insanlığa değil, uygarlığa karşı da bir tehdit oluşturur.
İrticai faaliyetler: İrtica kelimesi geri dönmek anlamında kullanılmaktadır. İrtica, bir toplumun çağdaş değerleri reddederek akla ve bilime aykırı faaliyetlerde bulunarak eski düzeni geri getirmeye çalışmaktadır. İrticai faaliyetlerin amacı Türkiye Cumhuriyeti’nin laik demokratik yapısını değiştirerek yerine dini esaslara dayalı bir devlet kurmaktır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Temel Niteliklerine Yönelik İç ve Dış Tehditlere Karşı Neler Yapmalıyız
* Anayasamızda belirtilen demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan cumhuriyetimize inançla bağlı olmalı bunu korumak için çalışmalıyız.
* Atatürk ilke ve inkılâplarını korumalıyız.
*Basın ve yayın organları kışkırtıcı ortam hazırlamadan, aydınlatıcı yollar göstererek görevini yapmalıdır.
* Çağdaş, demokratik, laik ve millî bir eğitim sistemi uygulanmalıdır.
*Yıkıcı ve bölücü faaliyetlere karşı bilinçli olmalıyız. Bu faaliyetlerin ülkenin ve toplumun huzurunu bozacağını, temel hak ve özgürlükleri yok edeceğini bilmeliyiz.
* Terörizm ve terör odaklarına karşı duyarlı olmalıyız. Bu hareketlerin toplum içinde yayılmasını engellemek için gereken vatandaşlık görevlerimizi yapmalıyız.
* Bölücülük, bölgecilik ve mezhepçilik gibi faaliyetlere asla izin verilmemelidir.
* Sosyal adalet ve sosyal haklar yasal çerçeve içinde ve insan haklarını ihlâl etmeden kullanılmalıdır.
Türk - Ermeni İlişkileri ve Ermeni Sorunu’nun Ortaya Çıkışı
Türkler, Büyük Selçuklular Dönemi'nde Anadolu’ya egemen olduktan sonra Ermenilerle birlikte yaşamaya başladılar. Ermeniler, 19. yüzyılın sonlarına kadar Osmanlı Devleti’ne bağlılıklarını sürdürdüler. Ancak bu yıllarda Osmanlı Devleti’ni parçalamak isteyen Rusya ve İngiltere’nin Ermenileri kışkırtmaya başlamasıyla Ermeni sorunu ortaya çıktı. 1878'de imzalanan Berlin Antlaşması ile Ermeni sorunu ilk kez uluslararası bir belgede yer almıştır. Ermeni Sorunu böylece siyasi bir zemine taşınmıştır. Bu durum Avrupalı devletlerin Ermeni sorununu bahane ederek Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışmalarına yol açmıştır.
Kaynak: 8. Sınıflar İçin Tüm Dersler Yardımcı Ders Kitabı, sayfa: 799.
- Okuma Sayısı: Bu yazı 7799 defa okunmuştur.